Güncel

Göçmen kadınlar yalnız değildir!

İstanbul: 12 Temmuz günü, aralarında YDK’nın da bulunduğu yaklaşık kırk kadın örgütü ,göçmen kadınların maruz kaldığı ekonomik ve cinsel şiddete karşı bir araya gelerek basın açıklaması ve yürüyüş gerçekleştirdi.

Saat 12.00’de Beyazıt tramvay durağında bir araya gelen kadınlar “Göçmen kadınlar yalnız değildir”, “Gözaltında tacize tecavüze son”, “Esnaf uyuma tecavüze sessiz kalma”, “Tecavüzcü tacizci esnafı teşhir edeceğiz” sloganlarıyla eylemi başlattı. Burada kitle adına basın açıklamasını Selin Nakıpoğlu okudu. Her gün Laleli, Aksaray, Beyazıt ve Kumkapı sokaklarında, evlerde, işyerlerinde göçmen kadınların tacize, tecavüze ve şiddete uğradığını belirterek açıklamaya başlayan Nakıpoğlu “Göçmen kadınlar savaştan, erkek şiddetinden kaçarak para kazanabilmek ve daha iyi yaşam koşulları oluşturabilmek için geliyor ancak Türkiye’nin kısıtlayıcı göç ve çalışma yasalarından dolayı çoğu izinsiz çalışıyor. ‘Kaçak’ olarak nitelendirien ancak aslında ‘Kağıtsız’ olarak tanımladığımız bu durum çoğu esnaf tarafından istismar ediliyor” sözleriyle devam etti. Irkçılığın ve şovenizmin tüm toplumu etkilediğine vurgu yapılan açıklamada göçmen kadınların ucuz iş gücü olarak kullanılmasından, ücretlerinin ödenmemesine kadar her türlü ekonomik şiddete ve ayrıca taciz-tecavüz edilerek cinsel şiddete maruz kaldıkları belirtilirken barınma ihtiyaçlarının da çok yüksek fiyatlara ve güvenliksiz biçimde sağlayabildikleri vurgulandı.

“İşverenlerin ve esnafın uyguladığı taciz ve tecavüz cezasız kalıyor”

Göçmen kadınların en çok işyerinde maruz kaldıkları şiddetin vurgulandığı açıklamada “Örneğin Beyazıt’taki küçük atölye sahiplerinin göçmen kadınlara yaygın olarak cinsel taciz ve tecavüz ettiklerini, hatta işyerlerinde tecavüz için özel odalar ayıran patroların olduğunu biliyoruz” denilerek bu kadınların yaşadıklarını sınırdışı edilmekten korktukları için şikayet etmedikleri belirtildi.

“Göçmen kadınlara yönelik cinsel saldırı ve tecavüze karşı önlem alınsın”

TCK’da CEDAW gibi Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmelerde kadına yönelik cinsel saldırının suç olduğunu ve yine kadınların İLO sözleşmeleriyle korunması gerektiğinin belirtildiği açıklama aracılığıyla kadınlar taleplerini şöyle sıraladı.

  • Kadınların sokakta güvenli yürüyebilmesi ve çalışabilmesi için önlemler alınması

  • Taciz ve tecavüz suçu işleyen esnaf ve işyerlerinin cezalandırılması

  • Kadınların, yaşadıklarını şikayet edebilmesi için mekanizmalar oluşturulması ve hukuki yardım sağlanması

  • Göçmen kadınların başvurabilecekleri çok dilli danışma merkezler kurulması

  • Kadınlara travma desteği dahil ücretsiz sağlık hizmeti ve desteği alabilmesi için cinsel şiddet kriz merkezleri kurulması

İngilizce, Türkçe yapılan açıklamanın ardından göçmen kadınların yoğun olarak çalıştığı Gesikpaşa caddesine doğru yürüyüşe geçti. Burada İngilizce, Fransızca, Türkçe ve Kürtçe dövizlerin taşındığı yürüyüş boyunca özellikle erkek esnafın meraklı bakışları oldukça dikkat çekiciydi. Yürüyüş boyunca sık sık sloganlar atılıp ajitasyonlar çekilirken özellikle “Taciz-tecavüzün takipçisi olacağız ve bunu uygulayan işyerlerini teşhir edeceğiz” şeklinde yapılan açıklamalar etkileyiciydi. Öfkenin biran dinmediği yürüyüş esnasında Yabancı Şube’nin önünden geçilirken “Tecavüzcü polis hesap verecek” sloganları atıldı. “Kadınların öfkesi sınır tanımaz” sloganlarıyla devam eden yürüyüş Marmaray durağına varmadan kadınlar tarafından sonlandırıldı.

Geçtiğimiz günlerde Aile Bakanlığı’nın İstanbul Şubesi binasını işgal eden kadın örgütleri, bugün örgütledikleri eylemin ardından kadınların yaşadıkları her türlü şiddetin takipçisi olmaya devam edeceklerini dile getirdi.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu