Güncel

OHAL’de kadınların direnişi devam ediyor!

15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen KHK’ler ile devlet; benden olmayanı, biat etmeyeni her türlü saldırısıyla “uslandırmaya” çalışıyor. Burada ilk olarak hedef olan da kadınlar oluyor tabi ki.

Darbe girişimi sonrası ilk işi kadınların derneklerini kapatmak olan devlet yetkilileri, sonrasında çoğunluğunu kadınların oluşturduğu işten atmalarla devam ediyor. Siyaset yapan kadınları tutuklayarak, mecliste kadın vekili bırakmama derdinde olan devlet, bir de mecliste “halen fiili olarak bulunan” kadın vekillere saldırtarak devam ediyor baskılarına. Sahi devlet neden bu kadar kadınlara saldırıyor? OHAL’den en çok etkilenen neden kadınlar oluyor? Kadın olması dışında ayrıcalıksız tüm kadınlara saldırması neden? Tam da böylesi zamanda sorulması gereken sorular bunlar. Çünkü devlet en çok da kadınlardan korkuyor. Bundandır kadınlara böylesi saldırması. 15 Temmuz darbe girişimi ve olağan üstü hal koşullarında bile kadınların erkek egemen sistemle kavgası sürüyor/sürecek. Kadınların kazanılmış olan haklarını OHAL gibi bir süreçte, ellerimizden alabileceğini sanan devlete tokat gibi cevap kadın direnişleri!

Ben bu yazı yazarken de devam ediyor kadın direnişleri, hatta ve hatta ben bu yazıyı yazarken Düzce’de bir kadın mimar işi ve ekmeği için direnişe başlıyor! Bir de yakından tanığımız, direnişine ortak olduğumuz Betül Celep var. Şimdi ondan bahsedeceğim. Betül Celep, Ocak 2017’de yayınlanan 679 sayılı KHK ile İstanbul Kalkınma Ajansındaki görevinden ihraç edildi. İhraç edilme sebebini “feminist olmak, sosyalist olmak, sendika temsilcisi olmak, hayvan haklarını savunmak, doğayı ve yaşamı savunmak, barış yanlısı olmak, onurlu bir insan olarak yaşamaya çalışmak” olarak ifade eden Celep, “Benim kim olmam, ne yapmam gerektiğini söyleyenlerden bıktım. İtiraz ediyorum, isyan ediyorum. Kendim olmaya devam edeceğim diyorum. Şimdi durursam eve kapanırsam umudumu toptan yitireceğim diyorum. Çaresizlik içindeki KHK mağdurlarına ses olma sorumluluğunu hissediyorum” diyerek KHK (Kanun Hükmünde Kadınname) yazarak ilk tepkisini ortaya koydu.

 

“Erkin hükmü esas olan değil, biz kendi hükmümüzü yazıyoruz”

Celep KHK ile işten atılan kadınların sesini duyurmak için her gün işe gider gibi Kadıköy Khalkedon Meydanı’nda oturma eylemi yapıyor. Celep “Erkin hükmü esas olan değil, biz kendi hükmümüzü yazıyoruz. Neden işten atıldık? KHK soruşturmasının detaylarını ve hukuki dayanaklarını bilmek istiyoruz! Hiçbir dayanak olmadan işten atılan tüm kadınların özlük hakları ile birlikte işlerini geri almalarını istiyoruz! OHAL’in son bulmasını, KHK zulmünün bitmesini istiyoruz! Sorularımıza cevap alana ve taleplerimiz yerine gelene kadar buradayız, sokağı terk etmiyoruz!” sorularını ve taleplerini dillendiriyor her gün Kadıköy Meydanı’nda!

Betül, KHK mağdurlarından sadece bir tanesi. Kendisi gibi KHK ile işten atılan birçok kadına dokunmayı direnişine ortak etmeyi hedefliyor. Betül, “listelerde yer alan diğer kadınların hikâyelerini merak ettim sonra. Erişebildiğim hikâyeler trajikti. Bir kadın işsiz kalınca temizlik işçiliğine başlamış sonra camdan düşüp ölmüştü, bir diğeri daha yeni evlatlık aldığı çocuğunu geri vermek durumunda kalabilirdi, diğeri emeklilik zamanı geldiğinde işten atılmış tüm haklarını kaybetmişti ve dahası” diye ifade ederken KHK ile işten atılan başka bir kadın hemşireyle ortaklaştırıyor direnişini. Ben bu yazıyı yazarken başka bir kadın KHK ile mağdur edilmiş ve direnişe başlamış olabilir mi? Evet devlet hala kadınlara saldırıyor, çünkü kadınlar korkmuyor, biat etmiyor ve bütün saldırılarınıza karşı susmuyor, direnişe geçiyor!

 

Bir YDK’lı

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu