Güncel

“Sendikasız Kadınlar, Kadınsız Sendikalar”

İstanbul: 2009 yılında, çeşitli sendika ve meslek örgütlerinden aktivistler ve akademisyen kadınların oluşturduğu Sendikalarda ve Meslek Odalarında Erkek Egemenliğine Karşı Kadın İnisiyatifi tarafından yürütülen tartışmalar sonucu ortaya çıkan ihtiyaç üzerine KADAV ve Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği tarafından desteklenerek Aralık 2014’te yayımlanan ve Betül Urhan tarafından kaleme alınan “Sendikasız Kadınlar, Kadınsız Sendikalar” araştırma kitabının tanıtımı bugün (3 Şubat) Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği binasında yapıldı.

Eğitimden çalışma yaşamına, siyasal-toplumsal hayata katılımdan özel hayata uzanan geniş bir halkada, yaygın ve derinlikli yaşanan toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sendikal örgütlenme bağlamında ele alan kitapta, neredeyse sendikaların tamamının cinsiyet gerçeğini hesaba katmayan bir yönetim anlayışında ısrar ederek kadın temsiliyetini artırmaya yönelik önlemler almadığını, programlarında, tüzüklerinde kadın üyenin sorunlarını ve taleplerini hesaba katmadığını somut örneklerle gösteriliyor.

KADAV’dan Serap Güre’nin ilk olarak söz aldığı tanıtımda, işyerleri ve sendika çalışanlarından taciz olayları gelmeye başlaması ile birlikte konu ile birçok dava açıldığı belirtildi. Süreçle beraber sendikaların tüzük maddelerini incelemeye aldıklarını ifade eden Güre, inceleme sonucunda tüzüklerde yer alması gereken maddeleri hazırladıklarını söyledi. Kadınların ayrı bir örgütlenmesi olmasını gerektiğini vurgulayan Güre, araştırmayı sendikalara sunduklarında çoğunlukla “Biz kadın-erkek eşitliğini savunuyoruz” cevabını aldıklarını ifade etti. Güre son olarak Mart ayında bütün sendikalarla toplantı yapılacağını söyledi.

Kitabı kaleme alan Betül Urhan ise sürekli kriz sarmalında olan Türkiye’de kadınların iş gücüne katılma oranının arttığını belirterek “Özellikle 2009 yılı itibariyle bir artış olduğunu ve kadınların genelde güvencesiz işlerde çalıştığını görüyoruz” dedi. Kadın işçilerin yarı-zamanlı, esnek çalışma koşulları altında ev işçileştirildiğini açıklayan Urhan, bu noktada kadın örgütlenmesinin önemli noktada olduğunu ifade etti. Ancak sendikaların cinsiyetçi olduğunu belirten Urhan, kitapta “Sendikaların örgütlenme modelleri kadınların örgütlenmesine hizmet ediyor mu?”, “Sendikada kadın komisyonunun rolü nedir?”, “Kadınlar sendikalarda yönetimde var mı?” sorularına yanıt aradıklarını ifade etti.

Urhan’ın ardından söz alan DİSK Genel-İş Sendikası’ndan Nebile Irmak Çetin, kadınların sendikalarda bir olaya maruz kaldığında “Kol kırılır, yen içerisinde kalır” mantığıyla yüzyüze kaldıklarını belirterek sendikalarda kadın yapılanmasının olmadığına değindi. Var diyenlerin de ancak tüzüğünde yer verdiğini, bir işlevselliğinin olmadığını belirten Çetin sözü Petrol-İş Sendikası’ndan Necla Akgökçen’e bıraktı.

Akgökçen, Türkiye’de sağlam kadın örgütlerinin olduğunu belirterek “Ancak bunun yansıması sendikalarda yok” dedi. Petrol-İş Sendikası’nda düzenli olarak kadın dergisi çıkardıklarını ifade eden Akgökçen, “Her konuda rekabete giren sendikalar, bu konuda rekabete girmiyorlar” dedi.

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu