Güncel

Gamze’ye, anılarımıza saygı ile…

Gidenlerin ardından yazmak zordur hep, ya tam anlatamayız ya eksik kalır bu anlatımlarda bir yanları ama ille de anlatmak gerekir bence, tırmandıkları özgürlük yolunun ardından her birinin mutlaka bilinmesi gereken özellikleri vardır çünkü…

Diğer taraftan “şimdi yazmazsam daha çok içime atarım” ya da  şimdi yazmazsam “öfke değil acım büyür” diye korkmuşumdur çoğu zaman. Şimdi elimi kaleme götürdüm ama titredi ellerim, yazılan Gamze olunca gül yüzlü Gamzemiz olunca daha çok zorlandım. Hele de birlikte kadın mücadelesini omuzlamaya çalıştığım bir kadınsa eğer durum daha da zorlaştı benim için.

“Parlak bir yüzü, koca gözleri ile o bakışları anlatmak için oturup düşünmek gerekir” dedim. Sonra ellerimin titremesi geçer geçmez, gözlerim ıslak ıslak yazmaya karar verdim. 3-5 cümle kursam da Gamzemiz için buna ihtiyaç vardı diye.

Çok değil aslında İzmir’de birlikte kadın faaliyeti yürütmüştük Gamze ile. İzmir’de kadın faaliyeti yürütmek zordur, handikapları vardır yani. Bizler de yeniyiz aslında bir taraftan. İzmir’de YDK çalışmamız da dağınıktı, gerçi sayımız fazla olmasa da “3-5” kadın yan yana geldik mi yüzümüzden eksik olmuyordu tebessüm. Tebessüm dediğime bakmayın Gamze gözlerinin taa içiyle güler, hep gülerdi, içten bakışları ile, gülmeyen herkesin yerine gülmek için adeta.

Gamze bizden daha yeniydi, İzmir’e yeni geliyordu, okulu Manisa’nın ilçesindeydi hatırladığım kadarıyla, İzmir’e geldiğinde bizde kalıyordu. Onu tanıdığım andan itibaren dağlara sevdalı olduğunu biliyordum, açık açık ve sık  bir şekilde dile getirirdi, ben buna biraz kızardım, “şu an gitmiyorsa insan fazla dillendirmemeli” diye hep düşünürdüm. Sanki bu bir büyüymüş gibi, söylenince bozulurmuş gibi. Ya da bilmiyorum “gitmek isteyen çeker gider, söylemenin ne manası var” diye mi düşünüyordum.

Okulların açılması ile üniversiteyi yeni kazananlar gelmişti Gamze gibi. Sonbaharın ilk takvimsel gündemi biz kadınlar açısından 25 Kasım Şiddetle Mücadele Günüydü. 25 Kasım hazırlıkları yapılırken diğer taraftan kadınlar olarak bir araya gelmenin, toparlanmanın fırsatı olsun diye bir araya gelmeye başlamıştık. Gamze Dersim’den bizi tanıdığı için çok zorlanmadık tanışma sırasında. Küçük buluşmalar yaparak kadınlara ulaşmak için işlere koyulduk birlikte. Gamze’nin kafası gerçekten çok açıktı, yürüttüğümüz tartışmalarda ve pratiklerde bunu görüyorduk.

Kaç günlük bir hazırlık süresi oldu bilmiyorum ama İzmir’in farklı yerlerinde çalışma yürütelim demiştik ve kararlaştırdığımız bir mahallesine gitmiştik. Ev emekçisi kadınların kolay görebileceği yere bez bir pankartla 25 Kasım’a çağrı yapalım diye sprey boya ile yazdık beze, sıra asmaya gelmişti. Gamze hemen yanımızdaki elektrik direğini tırmanmaya başladı. Ardından ipi ve bezi uzattık. Gamze pankartı astı, sonra fotoğraf çekelim dedik. Gamze’nin zafer işareti ile “Şiddete karşı isyandayız. 25 Kasım’da alanlara” yazılı YDK imza ile ölümsüzleşen o anı çektik ve daha sonra birçok çalışmada bu fotoğrafı kullandık diye hatırlıyorum. Nereden bilebilirdik ölümsüzleşen sadece o an değildi, Gamzemiz de ölümsüzler kervanına katılacak.

Bu mahalledeki kadın çalışması sırasında bir dizi “olay” da yaşamıştık. Bir pazar yerinden geçerken pazarda bir şey satan bir kadına bir erkek bağırdığı için Gamze ve yanındaki arkadaş müdahale etmişti, müdahale dediğime bakmayın 2 kadın arkadaş, fazla sinirlenmiş neredeyse “adamı” döveceklerdi. İşin gerçeği, olayı tam anlamadan “adama”  “dalacaklardı” da engel olduk. Gamze ile bu meseleyi tartıştığımızda “Bence olaya direkt müdahale etmek gerekiyor, olay net işte adam kadına bağırıyor” demişti.

Gamze ile İzmir’in sokaklarını 25 Kasım çalışmaları boyunca birlikte arşınlarken 25 Kasım gününden önce son hazırlıklar başladı. Döviz için kartonları aldıktan sonra başladık yazmaya, o dönem Arin Mirxan Kobanê’de IŞİD’in üzerinde kadın öfkesi patlatmış, Reyhaneh kendisine tecavüz eden bir istihbaratçıyı öldürdüğü için ve “özür” dilerse asılmayacak olmasına rağmen dimdik idam sehpasına çıkarak kadınların cesareti olmuş, Kader Ortakaya ise sınırdan Kobanê’ye geçerken devletin kurşunlarına hedef olmuştu. Bizler de YDK olarak 25 Kasım’ı şiddete karşı koyuşumuzu bu, her türlü şiddete karşı direnen kadınların öfke ve cesaretini kuşanarak karşılamayı önümüze koymuş ve alanlara öyle çıkmıştık. Her kadın eyleminde olduğu gibi 25 Kasım eyleminde de Alsancak alanından kadınların coşkusu yükselmişti. Alana girerken Gamze’nin gözleri yoldaşları tarafından Kader Ortakaya için asılan pankarta takılmıştı.

Coşkulu ve yorucu bir süreci birlikte geride bırakmıştık. Sonrasında Gamze ile birlikte ne kadar beraber kaldık tam hatırlayamıyorum ama öyle güzel anılar, sohbetler biriktirmişiz, insan iyi ki tanımışız birbirimizi, iyi ki kısa da olsa beraber kalmışız diyor, ama sonra hüzünleniyorsun, bir daha görememek… Keza hep böyle durumlarda son konuşmalar, son görüşmeler geliyor insanın aklına…


“Öyle değil, öyle olmayacak…”

Gamze tam olarak hatırlayamadığım bir ailevi nedenle İzmir’den ayrılmaya karar vermişti. Biz kalması yönlü öneride bulunduk ama o gitmeyi daha uygun bulmuştu. Gece otobüse binmeden 3 kadın dışarıda biraz dolaşıp sohbet ettik. Tereddütü vardı gitmek konusunda ama hiç mutsuz olduğuna ya da yanlış yaptığına dair bir ifade yoktu yüzünde. Tam tersine gülüyordu. Ben, sık sık dağlara olan sevdasından bahsetmesinden olacak, biraz da espri ile karışık, iğneleme oldu belki de, “Gamze bir rüzgâr gibi estin geçtin ya, niye böyle oldu” dedim. Gamze kendinden çok emindi, “yok ya öyle değil, öyle olmayacak, göreceksin” dedi.

Evet Gamzem öyle olmadı, rüzgar gibi esip geçmedin, dediğini yaptın, kuşandın kadın cüretini, kadın bilincini, dağ doruklarının yolunu tuttun, aldın eline silahını. Sonra duydum gidişini, umudu büyütmek adına dağlara tırmanışını öğrendim. Sözlerim, sonra senin sözlerin geldi aklıma.

 

Şimdi ise ölümsüzleştiğinin haberini aldım, hüzünlüyüm. Ama gururluyum aynı zamanda çünkü sen dediği gibi yaşayan, sevdalandığın idealler adına sonsuzluğa uğurlandın. Bu şekilde yaşayıp ölümsüz olan kadınlardan biri olarak anıların önünde saygıya duruyorum.  (Bir kadın yoldaşın)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu